2.2. Gâvur Evleri Mevkii
Harmancık ilçesinin kuzeyinde bulunan Çatalsöğüt köyünün Bayramlar Mahallesi'nde yer almaktadır. Buradaki tarlalar içerisinde işlenmiş çakmaktaşları bulunmaktadır. Bunlar içerisinde korteksli yongalar en büyük çoğunluğu oluşturmaktadır. Paleolitik Çağ'a ait olabilecek yongalar olduğu gibi, tarihöncesinin daha geç dönemlerine tarihlenebilecek yongalar da mevcuttur. Buradaki işleyimle ilgili en önemli buluntular, levallois çekirdekleridir. Bu çekirdeklerin çevrelerinin tamamına yakını platform hazırlığı aşamasında çıkarımlarla biçimlendirilmiştir.
Levallois tekniği uygulanan çekirdeklerde, çekirdeğin son kez kullanıldığı aşamada tek bir istenilen yonga elde edilmiştir. Levallois tekniğinin Gâvur Evleri’ndeki uygulanması, bu buluntu yerine coğrafi olarak daha yakın olan (kuşuçumu yaklaşık 15 km) Belen Tepe buluntularından çok, Uludağ'ın kuzeyinde yer alan Görükle'deki (Şahin et al. 2009) (kuşuçumu yaklaşık 60 km) Orta Paleolitik dönem buluntuları ile yakın benzerlik göstermektedirler.
Görükle'deki işleyimin az sayıda levallois, ve çok sayıda diskoid işleyime ait parçalara sahip olmasından dolayı (Minzoni-Déroche 1987) bunların genel olarak Alt Mousterien kültürüne ait olduklarını düşünmekteyiz. Gâvur Evleri’nden, ne yazık ki, Görükle’den bilinen kadar çok sayıda Paleolitik buluntu toplanamamıştır. Yine de, özellikle yongaların karşılaştırılması iki buluntu yeri arasında hem dönemsel, hem de işlevsel olarak bir benzerliğin olduğunu göstermektedir. Aynı zamanda burada bulunan bir çakmaktaşı türü, Görükle'de az sayıda da olsa görülmektedir. Bu da, bu iki buluntu yerindeki Orta Paleolitik insan topluluklarının aynı hammadde kaynaklarını kullandıklarını akla getirmektedir. Gelecekte yapılacak araştırmaların bölgedeki değişik çakmaktaşı kaynaklarının Paleolitik Çağ'da ne şekilde kullanıldığıyla ilgili daha fazla bilgi sağlamasını umuyoruz.
Gâvur Evleri’ndeki buluntular çok yoğun değillerdir. Metrekare başına bir-iki parçadan fazla Paleolitik buluntu düşmemektedir. Ancak, Paleolitik buluntularla birlikte silika parlaklığına sahip döğen taşları da buluntu yerinde mevcuttur. Bu yöreye Gâvur Evleri denmesinin olası nedeni, tarihi henüz saptanmamış, Klasik döneme ait taştan mezarların yörede bulunmasıdır.
Harmancık ilçesinin kuzeyinde bulunan Çatalsöğüt köyünün Bayramlar Mahallesi'nde yer almaktadır. Buradaki tarlalar içerisinde işlenmiş çakmaktaşları bulunmaktadır. Bunlar içerisinde korteksli yongalar en büyük çoğunluğu oluşturmaktadır. Paleolitik Çağ'a ait olabilecek yongalar olduğu gibi, tarihöncesinin daha geç dönemlerine tarihlenebilecek yongalar da mevcuttur. Buradaki işleyimle ilgili en önemli buluntular, levallois çekirdekleridir. Bu çekirdeklerin çevrelerinin tamamına yakını platform hazırlığı aşamasında çıkarımlarla biçimlendirilmiştir.
Levallois tekniği uygulanan çekirdeklerde, çekirdeğin son kez kullanıldığı aşamada tek bir istenilen yonga elde edilmiştir. Levallois tekniğinin Gâvur Evleri’ndeki uygulanması, bu buluntu yerine coğrafi olarak daha yakın olan (kuşuçumu yaklaşık 15 km) Belen Tepe buluntularından çok, Uludağ'ın kuzeyinde yer alan Görükle'deki (Şahin et al. 2009) (kuşuçumu yaklaşık 60 km) Orta Paleolitik dönem buluntuları ile yakın benzerlik göstermektedirler.
Görükle'deki işleyimin az sayıda levallois, ve çok sayıda diskoid işleyime ait parçalara sahip olmasından dolayı (Minzoni-Déroche 1987) bunların genel olarak Alt Mousterien kültürüne ait olduklarını düşünmekteyiz. Gâvur Evleri’nden, ne yazık ki, Görükle’den bilinen kadar çok sayıda Paleolitik buluntu toplanamamıştır. Yine de, özellikle yongaların karşılaştırılması iki buluntu yeri arasında hem dönemsel, hem de işlevsel olarak bir benzerliğin olduğunu göstermektedir. Aynı zamanda burada bulunan bir çakmaktaşı türü, Görükle'de az sayıda da olsa görülmektedir. Bu da, bu iki buluntu yerindeki Orta Paleolitik insan topluluklarının aynı hammadde kaynaklarını kullandıklarını akla getirmektedir. Gelecekte yapılacak araştırmaların bölgedeki değişik çakmaktaşı kaynaklarının Paleolitik Çağ'da ne şekilde kullanıldığıyla ilgili daha fazla bilgi sağlamasını umuyoruz.
Gâvur Evleri’ndeki buluntular çok yoğun değillerdir. Metrekare başına bir-iki parçadan fazla Paleolitik buluntu düşmemektedir. Ancak, Paleolitik buluntularla birlikte silika parlaklığına sahip döğen taşları da buluntu yerinde mevcuttur. Bu yöreye Gâvur Evleri denmesinin olası nedeni, tarihi henüz saptanmamış, Klasik döneme ait taştan mezarların yörede bulunmasıdır.
*Resim: Gavur Evleri Mevkii ©Serkan GündüzBu makalenin bütün bölümleri
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder